hakverenglish | adronato

listen to the pronunciation of hakverenglish | adronato
İngilizce - Türkçe

hakverenglish | adronato teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

closed
kapalı

Gözlerin kapalı yürüyebiliyor musun? - Can you walk with your eyes closed?

Gözleri kapalı müzik dinledi. - He listened to the music with his eyes closed.

locked
{s} kilitli

Tom ofis kapısını kilitli buldu. - Tom found the office door locked.

Evdeki her kapı kilitlidir. - Every door in the house is locked.

closed
kapanmak
closed
basına kapalı
closed
örtük
closed
yumuk
closed
(Bilgisayar) kapatıldı

Okul kar nedeniyle gün boyunca kapatıldı. - School was closed for the day due to the snow.

Yirmi demir yolu kapatıldı. - Twenty railroads were closed down.

closed
yumulu
locked
kilitlenmiş
closed
{f} kapat

O, onun söylediğine kulaklarını kapattı. - She closed her ears to what he was saying.

O yağmur korkusuyla pencereyi kapattı. - He closed the window for fear of rain.

locked
{f} kilitle

Birisi içeri girmeye çalışır diye kapıyı kilitledim. - I locked the door, in case someone tried to get in.

Tom kapıyı kapattı ve kilitledi. - Tom shut the door and locked it.

closed
{s} kapanmış

Kapının kapanmış olması gerek. - The gate needs to be closed.

Konuyu kapanmış olarak kabul ediyorum. - I consider the matter closed.

closed
{s} kapatılmış

Kapılar kapatılmıştı. - The doors were closed.

Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı. - The airspace around the airport was closed temporarily.

locked
{s} birbirine geçmiş
locked
{s} sıkışmış
locked
{s} kenetlenmiş
İngilizce - İngilizce
closed
locked